Yaşlanan Kadında Cinsellik
Yaşlanmanın kendisi aslında cinsel hayatı bozucu bir etki yapmaz. Aksine, çocukların evden uzaklaşmış olması ile özel yaşam zamanının artışı ve gebelik olasılığının ortadan kalkmasıyla daha rahat cinsel bir hayat yaşanmalıdır.
Ancak, yaşlanmayla ortaya çıkabilen hastalıklar, özellikle de kalp-damar, solunum sistemi hastalıkları ve şişmanlık öncelikle erkeklerde olmak üzere cinsel hayatı bozabilmektedir. Yine de, 60 yaş üstü çiftlerde ayda 5, 70 yaş üstü çiftlerde ayda 3 kez cinsel ilişki bildirilmektedir. Viagra gibi ereksiyon bozukluklarını gideren tedavilerin ortaya çıkmasıyla erkekler ileri yaşlarda daha cinsel aktif hale gelmişlerdir. Cinsel ilişki sıklığını artırmak isteyen erkeklere kadın eş tarafından karşılık verilememesi bir sorun olarak belirmeye başlamıştır. Kadınlarda cinsel davranış erkeklerdekinden daha karmaşık bir yapı göstermektedir. Yaşlanmayla azalan kadınlık hormonları (östrojen) cinsel organlarda kuruluk, küçülme, ilişkide ağrı duyma sıklığını artırırken, azalan erkeklik hormonları da cinsel isteği (libido) azaltmaktadır. Kadınlarda cinsel isteği sağlayan erkeklik hormonları yumurtalık ve böbrek üstü bezlerinden salgılanır. Yumurtalıkları ameliyatla alınmış kadınlarda eksiklik belirtileri daha da derin olur.
Kadınlarda Cinsel Fonksiyon Bozuklukları
- Cinsel istek/ilgi yokluğu
- Cinsel organ uyanma yokluğu
- Orgazm yokluğu
- Vajinismus
- Ağrılı cinsel ilişki
Kadında östrojen tedavisi vajinal salgıları artırarak kayganlaşma sağlarken testosteron tedavisi kadında eksik olan cinsel dürtüyü artırır. Ancak, her iki tedavi de doktor kontrolünde olmalı ve gerekli testler yapıldıktan sonra başlanmalıdır.